Ukrayna'nın, 2014'ten bu yana devam eden savaş ortamında elinde tuttuğu askeri gücün büyük bir kısmı, Batı tarafından sağlanan silah ve mühimmatlarla şekillendi. Washington'un öncülüğünde, birçok Batılı ülke Ukrayna'ya askerî yardım gönderdi ve bu durum, savaşın seyrini etkileyen önemli bir faktör oldu. Ancak son dönemde, Amerikan yönetiminin Ukrayna’ya olan silah yardımlarını azaltması, pek çok kişi tarafından "Ukrayna ordusunun dayanıklılığı bu yardımlara bağımlı mı?" sorusunu gündeme getirdi. Peki, Ukrayna ordusu gerçek anlamda Amerikan silahları olmadan ne kadar süre dayanabilir? İşte bu sorunun cevapları.
Ukrayna ordusu, 2014’ten bu yana pek çok reform sürecinden geçti. Eski Sovyet dönemine ait silahlar ve savaş teknolojileri, modern askeri doktrin ve Batılı ülkelerden alınan donanımlarla güncellendi. Ancak, Amerikan silah sistemleri, özellikle de gelişmiş hava savunma sistemleri ve uzun menzilli topçu gibi kritik askeri destek, çatışma alanındaki dengeyi büyük ölçüde etkiliyor. ABD’nin sağladığı HIMARS gibi roket sistemleri ile Ukrayna, düşman hatlarını etkili bir şekilde hedef alabiliyor. Ancak bu destek kesilirse, Ukrayna'nın Elindeki envanter ve stratejik yetenekler üzerinde nasıl etkiler yaratabilir?
Ukrayna'nın kendi askeri sanayisi, özellikle 2014 yılından sonra kendini geliştirmeye başladı. Yerli üretim silah sistemleri ve mühimmat üretimi üzerine yatırımlar artırıldı. Ancak bu üretim süreci, hem zaman alıcı hem de kaliteli üretim açısından bazı zorluklarla dolu. Ukrayna'nın kendi başına yeterli bir askeri güç oluşturmaya çalışması önemli bir hedef; fakat Amerikan desteği olmadan, bu hedefin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği şüpheli.
Amerika Birleşik Devletleri, Ukrayna'ya askeri yardımlarını kesin olarak kestikten sonra olası senaryolar üzerine düşünmek gerekiyor. İlk olarak, Ukrayna'nın mevcuttaki askeri teçhizatının etkinliğinin azalması bekleniyor. Gelişmiş hava savunma sistemlerine, mühimmat ve siber savaş yeteneklerine sahip olmadan, Ukrayna'nın düşman hatlarını ve hava sahasını etkili bir şekilde koruma kabiliyeti ortadan kalkacaktır. Askeri açıdan, Rusya'nın daha büyük bir avantaj kazandığı bir ortamda, çatışmaların ani bir şekilde tırmanabileceği ön görülüyor.
Ayrıca, desteklerin kesilmesi, Ukrayna ordusunun moral ve motivasyonunu da etkileyebilir. Amerikan silahları, sadece askeri kapasiteleri artırmakla kalmadı; aynı zamanda, Ukrayna ordusuna uluslararası destek ve güven verdi. Bu güven kaybı, hem askeri hem de sosyal düzlemde yansımalar yaratabilir. Askerlerin savaş motivasyonu, kendi güçlerinin ve uluslararası desteğin yeterliliği ile doğrudan ilişkilidir.
Sonuç olarak, Ukrayna ordusunun Amerikan silahları olmadan dayanabilirliğini değerlendirmek, sadece askeri stratejilere bağlı değil. İdari kapasite, iç dinamikler ve uluslararası yardım istekleri de bu dayanıklılığı etkileyen unsurlar arasında yer alıyor. Ukrayna'nın, uzun vadeli stratejiler geliştirmesi ve kendi askeri kapasitesini artıracak programlar üzerinde yoğunlaşması şart. Düşmanın mevcut askeri gücüne karşı durabilmek için, hem ulusal bir dayanışma hem de uluslararası destek yolları aramak zorundadır. Ancak önümüzdeki günlerde, Amerikan desteği olmadan Ukrayna'nın ne kadar dayanabileceği sorusu, cevaplanmayı bekleyen kritik bir mesele olarak duruyor.