Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu, uzun bir süredir üzerinde çalıştığı kadına şiddetle mücadele raporunu tamamladı. Raporda, toplumsal hayatta önemli yer tutan sosyal medya fenomenleri için özel öneriler ve önlemler dikkat çekmektedir. Kadına şiddetle mücadele, ülkemizde her geçen gün artan bir sorun haline geldiği için hazırlanan bu rapor, hem yasal düzenlemeleri hem de toplumsal farkındalığı artırmaya yönelik öneriler sunuyor.
Raporda yer alan verilere göre Türkiye'de 2020 yılında 300’den fazla kadın cinayeti gerçekleşti. Kadınların sıklıkla maruz kaldığı şiddet türleri arasında fiziksel şiddet, psikolojik şiddet, ekonomik şiddet ve cinsel şiddet gibi çeşitler öne çıkıyor. Kadına yönelik şiddet, yalnızca bireylerin hayatını değil, aileleri ve toplumu da derinden etkileyen bir mesele. Bu nedenle, TBMM Komisyonu, kadına şiddetle mücadelede toplumsal farkındalığın artırılmasına yönelik önerilerde bulunurken sosyal medya fenomenlerine yönelik özel düzenlemelerin önemine dikkat çekiyor.
Sosyal medya fenomenleri, genç nesil üzerinde büyük bir etkiye sahip. Bu nedenle, fenomenlerin şiddet karşıtı mesajların yayılması konusunda aktif rol alması gerektiği düşünülüyor. Raporda, bu kişilerin sosyal medya platformlarında kadına yönelik şiddetle ilgili farkındalık yaratacak kampanyalar düzenlemesi için teşvik edilmesi önerilmektedir. Ayrıca, fenomenlerin şiddet içerikli davranışları eleştiren içerikler üretmeleri ve toplumsal dönüşümü hızlandırmaları gerektiği vurgulanıyor.
Rapora göre, sosyal medya fenomenlerinin sorumlulukları arttıkça, kamuoyunda kadına yönelik şiddete karşı daha güçlü bir duruş sergilenmesi beklenmektedir. Bu kapsamda, fenomenlerin eğitim programlarına katılması, kapsamlı bir şiddet karşıtı içerik üretim rehberi geliştirilmesi ve bu rehberin sosyal medya platformları tarafından desteklenmesi önerilmiş. Ayrıca, şiddet içerikli paylaşımlar yaparak toplumu olumsuz etkileyen fenomenlerle ilgili yasal yaptırımların uygulanması gerektiği de belirtiliyor.
İlgili kurumlar ve sosyal medya platformlarıyla işbirliği içinde yürütülecek projelerle, sosyal medya fenomenlerinin, kadın hakları ve kadına yönelik şiddet konularında toplumsal farkındalık yaratmalarının hedeflendiği belirtiliyor. Bu projelerin bir parçası olarak, kadınların maruz kaldığı şiddet vakalarına gerçekçi ve duyarlı bir yaklaşım geliştirilmesi, kamuoyunda daha geniş bir etki yaratmanın kapılarını aralayabilir.
Raporda yer alan bir diğer önemli detay ise eğitim. Fenomenlerin, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadına yönelik şiddet konusunda eğitilmesi gerektiği ifade ediliyor. Bu eğitimler, toplumsal cinsiyet rollerine dair farkındalık kazandırmayı amaçlıyor ve kadınların güçlenmesine katkıda bulunmayı hedefliyor. Böylece, fenomenlerin kadına yönelik şiddet karşıtı tutum ve davranışları benimsemesi sağlanabilir. Sonuç olarak, TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu, sosyal medya fenomenlerinin toplumsal meselelerdeki rolünü güçlendirerek kadına karşı şiddeti azaltma yönünde önemli adımlar atılacağını umuyor.
TBMM'deki bu gelişmeler, kadına yönelik şiddetle mücadele için atılan adımların yalnızca yasal düzenlemelerle sınırlı kalmayacağını, aynı zamanda sosyal medya ve toplumsal bilinçlenme ile de desteklenmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Sonuç olarak, kadına yönelik şiddetle mücadelede grup çalışmaları ve sosyal medya fenomenlerinin rollerinin yeniden düzenlenmesi, toplumun bu konuda daha duyarlı ve bilinçli hale gelmesine katkı sağlayabilir. Gelişmeler dikkatle takip edilmeli ve bu konu ile ilgili toplumsal çabaların artırılması için çeşitli kampanyalar desteklenmelidir.