Isparta, Türkiye'nin kırsal ekonomisinde önemli bir yere sahip olan tarım sektörü açısından zor zamanlar geçiriyor. Son günlerde yaşanan zirai don olayları, özellikle elma, gül, kiraz ve kayısı gibi değerli ürünlerin üreticilerini derinden sarstı. Tarımsal üretimde yaşanan bu olumsuzluklar, çiftçilerin gelecek yıllarını da etkileyebilecek boyutlara ulaştı. Elma bahçelerinde, gül tarlalarında ve kayısı ağaçlarında meydana gelen bu kayıplar, bölge ekonomisini tehlikeye atıyor.
Zirai don, tarımda ürünlerin büyüme dönemlerinde ani soğuk havalar sebebiyle oluşan don olayıdır. Genellikle bahar aylarında meydana gelen bu don olayları, özellikle erken çiçek açan bitkiler üzerinde olumsuz etkiler yaratır. Isparta'da son günlerde etkili olan soğuk hava dalgası, özellikle nisan ayının ortalarında ortaya çıktığı için tarım alanlarında büyük kayıplara neden oldu. Düşük sıcaklıklar, çiçek açma dönemindeki meyve ağaçlarının donmasına yol açarak, hasat edilebilir ürün miktarını oldukça azalttı. Çiftçiler, tarlalarındaki ürünlerini korumak için çeşitli önlem alsa da, bu önlemler donun etkilerinin yoğunluğunu azaltmaya yetmedi.
İlk olarak elma üretimiyle dikkat çeken Isparta, hemen ardından gül ve kiraz üretimiyle adını duyurmuş bir bölge olarak öne çıkmaktadır. Ancak bu yıl, yaşanan zirai don olayları yüzünden elma ağaçları tamamen çiçeklerini döktü ve bu da tüm yaz boyunca yüz güldürecek bir hasat beklentisini yok etti. Özellikle özgün ve kaliteli elma çeşitleriyle tanınan Isparta’nın bu kaybı, üreticiler için büyük bir darbe oldu. Yüksek maliyetler ve bu sezon yaşanan kayıplarla birlikte, çoğu çiftçi finansal açıdan zor bir dönemle karşı karşıya kalıyor.
Gül üretimi de aynı şekilde etkilenmiş durumda. Isparta, Türkiye'nin gül yağı üretiminde önemli bir konumda bulunuyor. Ancak son dönemlerdeki don olayları, hem sera gülü hem de açık alanda yetiştirilen güllerde büyük kayıplara neden oldu. Çiftçiler, bu süreçte yeni çiçek açan dalların donduğunu ve ağaçların önemli bir bölümünün zarar gördüğünü ifade ediyor. Bu durum, gül pazarındaki arz-talep dengesini de tehdit eden bir unsur haline geldi.
Kiraz ve kayısı da bu don olaylarından nasibini aldı. Isparta'nın kiraz ağaçları, birçok çiftçi için önemli bir gelir kaynağı iken, kış aylarında herhangi bir tedbir alınmadığında bu tür olumsuzluklarla mücadele etmek zorlaşabiliyor. Kayısı üretici ise, yılın bu döneminde kayısı meyvelerinin oluşum sürecinin en kritik noktalarından birine girdiğini belirtiyor. Bu kayıpların tarımsal üretimdeki etkileri uzun vadede de hissedilecektir, zira ağaçların verimliliği birçok faktöre bağlı olarak yıllar içinde artış gösteriyor.
Isparta tarımında yaşanan bu tür olumsuzluklar, bölgedeki çiftçilerin motivasyonunu olumsuz etkiliyor. Zira çiftçiler, bir yıl boyunca emek vererek, fedakarlıklar yaparak yetiştirdikleri ürünlerin büyümesi için sabırla bekliyorlar. Ancak, meydana gelen bu zirai don durumu ile birlikte, çiftçiler sadece ürünlerini değil, hayallerini de kaybetmiş durumdalar. Devletin bu anlamda çiftçilere destek ve danışmanlık hizmetleri sunması, tarım politikalarının gelişimi açısından kritik önem taşıyor.
Sonuç olarak, Isparta'da yaşanan zirai don olayı hem çiftçiler hem de bölge ekonomisi açısından ciddi tehditler oluşturmaktadır. Gerek yerel yönetimler gerekse tarım Bakanlığı'nın, bu tür felaketlerle mücadele için acil önlemler alması ve çiftçilere destek projeleriyle bu süreçte yanlarında olmaları gerekiyor. Aksi takdirde, sadece ziraat sektöründe değil, bölge halkının yaşam standartlarında da ciddi azalmalar görülmesi kaçınılmaz olacaktır. Çiftçiler, yaşanan bu olayların üstesinden gelmek için birlik ve beraberlik içerisinde çözüm yolları aramalı ve bir an önce geleceğe umutla bakabilmelidirler.