Türkiye’nin denizleri, özellikle Karadeniz, hamsiyle ünlüdür. Ancak bu yıl balıkçıların en büyük övgüsüne mazhar olan bu popüler balık, beklenmedik bir şekilde azaldı. Hamsi avı sezonunun başında beklenmeyen bir durumla karşı karşıya kalan balıkçılar, teknelerinin direksiyonlarını erken paydos için çevirmek zorunda kaldı. Bu durum, hem balıkçılar hem de deniz ürünleri tüketicileri için büyük bir endişe kaynağı oldu. Peki, hamsinin bu kadar hızlı azalmasının arkasında yatan sebepler neler? Karadeniz’deki ekolojik denge, iklim değişikliği ve insan etkinlikleri bu konuda nasıl bir rol oynuyor? İşte detaylar…
Her yıl Eylül ayında başlayıp Aralık ayına kadar devam eden hamsi avı, bu yıl beklenenden çok daha kısa sürdü. Balıkçılardan alınan bilgilere göre, hamsi avı sezonunun başında oluşan yoğunluk, kısa sürede kayboldu. Bunun birkaç temel nedeni bulunuyor. Öncelikle, iklim değişikliğinin denizlere etkisi oldukça büyük. Karadeniz’in sıcaklık dalgalanmaları, hamsilerin yaşam döngüsünü etkileyerek, av yoğunluğunun düşmesine neden oldu. Öte yandan, aşırı avlanma ve deniz kirliliği gibi insan kaynaklı etkiler de hamsi stoklarını ciddi anlamda tehdit ediyor. Balıkçılar, özellikle son yıllarda artan rekabetin, hamsilerin daha erken yakalanmasına neden olduğunu belirtiyor. Teknelerin sezon başında elde edilen verimle sezon ortasında yaşadıkları düşüş arasında büyük bir uçurum olduğunu söyleyen balıkçılar, bu durumun sürdürülebilirlik açısından kaygı verici olduğunu vurguluyorlar.
Bu yıl hamsi avının beklenenden kısa sürmesi, balıkçılar için ciddi bir ekonomik kayıp anlamına geliyor. Teknelerinin avdan geriye kalanlar, onların geçim kaynaklarını doğrudan etkiliyor. Bazı balıkçılar, sezonun hemen başında teknelerini henüz verimli bir av yapmadan geri çekmek zorunda kaldıklarını ifade ediyor. Bu durumun önüne geçmek için, balıkçılar daha sürdürülebilir yöntemlere yönelmek istiyor. Özellikle av sezonunun daha iyi düzenlenmesi ve ekotaşkınlık denetimlerinin artırılması gerektiği üzerinde duruluyor. Sosyal medya üzerinden kampanyalar başlatarak kamuoyu bilinci yaratmak isteyen balıkçılar, gelecek nesiller için denizlerin korunmasının önemini vurgulamayı planlıyor.
Sonuç olarak, hamsi avındaki bu beklenmedik durum, Karadeniz’in ekosistemi ve balıkçılık sektörü için ciddi bir alarm zili çalmış durumda. Balıkçılar, bu konuda daha fazla destek ve işbirliği talep ediyor. Hamsinin korunması ve sürdürülebilir bir deniz ürünleri avcılığı için acil önlemlerin alınması gerekiyor. Aksi halde, denizlerimizdeki doğal dengenin daha da bozulması kaçınılmaz görünüyor. Tüketici olarak bizler de denizlerin korunmasına destek olmak için sorumlu alışveriş yapmalı ve sürdürülebilir ürünleri tercih etmeliyiz. Hamsinin geleceği, sadece balıkçıların değil, hepimizin geleceği anlamına geliyor.