Türkiye'nin önde gelen gazetecilerinden ve yazarlarından biri olan Altan Öymen, 91 yaşında hayatını kaybetti. Öymen’in vefatı, medya camiasında büyük bir üzüntüyle karşılandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Öymen’in geçirdiği bu son yolculuk üzerine bir taziye mesajı yayımlayarak, onun Türk basın tarihindeki önemini vurguladı. Erdoğan, Öymen’in eserlerinin ve düşüncelerinin Türkiye'de uzun yıllar hatırlanacağını ifade etti.
Altan Öymen, 1932 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra gazetecilik kariyerine adım atan Öymen, Türkiye’nin en prestijli gazetelerinde çalıştı. Gazeteciliğe olan tutkusu, onu sadece bir gazeteci değil, aynı zamanda bir yazar ve siyasetçi kimliğine de büründürdü. Hem yazdığı makaleler hem de kaleme aldığı kitaplarla toplumsal meselelere ışık tutarak, geniş bir okur kitlesine ulaştı.
Öymen, 1960'lı ve 70'li yıllarda gazetecilik alanında önemli başarılara imza attı. Özellikle 12 Mart Muhtırası sırasında yaşanan gelişmeleri cesurca kaleme alarak, dönemin siyasi atmosferine dair birçok önemli bilgi sundu. Başarılı bir gazeteci olmasının yanında, 1981 yılında CHP'den milletvekili seçilmesiyle siyasi kimliğini de pekiştirdi. Siyasi deneyimi, onu Türkiye’nin sosyal ve siyasi meselelerine dair değerli bir ses haline getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Altan Öymen’in vefatı üzerine yayımladığı taziye mesajında, “Altan Öymen, Türk basın tarihine önemli katkılarda bulunmuş, cesur bir gazeteci ve fikir sahibi bir yazar olarak tanınmıştır. Düşünceleri ve eserleri, sadece gazetecilik alanında değil, Türkiye'nin sosyal ve siyasi gelişiminde de önemli bir yer edinmiştir.” ifadelerine yer verdi. Erdoğan, ayrıca "Öymen, her zaman hakikatin peşinden giden bir gazeteci olarak, kaleme aldığı eserlerle bizlere ilham kaynağı olmaya devam edecektir," dedi.
Bu taziye mesajı, Altan Öymen’in hayatı boyunca yürüttüğü mücadele ve gazetecilik anlayışını yeniden hatırlatması açısından büyük önem taşıyor. Erdoğan’ın mesajı, bireysel bir taziyenin ötesinde, Türkiye’nin değerli düşünürleri arasında yer alan Öymen’e kolektif bir saygı duruşu niteliği taşıyor. Öymen’in vefatının ardından yayımlanan birçok mesaj ve anma yazısı, Türk basınında bıraktığı mirası ve onun nasıl bir figür olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Sonuç olarak, Altan Öymen’in hayatı ve kariyeri, Türk gazeteciliğinin önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın taziye mesajı ise, bu önemli figürün anısını yaşatmak açısından son derece anlamlıdır. Öymen, sadece bir gazeteci değil, aynı zamanda Türkiye’nin demokratikleşme sürecine ve düşünce özgürlüğüne katkı sağlayan bir şahsiyet olarak hafızalarımızda yer alacaktır. Öymen’in vefatı, birçok insanı derin bir üzüntüye sokmuşken, onun mirası gelecekte de aydınlatıcı bir kılavuz olmaya devam edecektir.