Yemen, son yıllarda iç savaş ve uluslararası müdahalelerle sarsılan bir ülke konumundayken, ABD’nin gerçekleştirilen son hava saldırısı, durumu daha da kritik hale getirdi. Geçtiğimiz günlerde Yemen’in kuzeyindeki bir fabrikaya düzenlenen hava saldırısında 5 kişi hayatını kaybetti, 13 kişi ise yaralandı. Bu olay, Yemen’deki insani krizin derinleşmesine sebep olurken, ABD’nin Ortadoğu’daki askeri varlığı ve eylemleri üzerine yeni tartışmaların alevlenmesine neden oldu.
ABD’nin Yemen’de gerçekleştirdiği hava saldırılarının ardında, terörle mücadele, bölgedeki stratejik çıkarlar ve müttefik devletlerle yürütülen askeri işbirlikleri yer almakta. Yemen, uzun süredir İran destekli husiler ile Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri arasında kanlı bir çatışma alanı haline geldi. Bu çerçevede, ABD, Yemen’deki El Kaide veya IŞİD gibi terör örgütlerine karşı operasyonel eylemlerde bulunmakta. Ancak bu süreçte sivil hedeflerin de vurulması, uluslararası insan hakları örgütleri ve çeşitli devletler tarafından eleştirilen bir durum olarak öne çıkmakta.
Son hava saldırısında hedef alınan fabrika ile ilgili henüz net bir bilgi bulunmamakla birlikte, yerel kaynaklar, söz konusu fabrikada insani yardım malzemeleri üretimi yapıldığını belirtmektedir. Bu durum, Amerikan yönetiminin hedef seçimleri konusunda eleştirilere maruz kalmasına sebep olan başka bir husustur. Saldırı sonrası, ABD Savunma Bakanlığı, hedefin “terörist faaliyetlerde bulunan bir grup” olduğuna dair bir açıklama yapsa da, sivil kayıpların bu bağlamda sıradanlaştığı görüşü yaygınlık kazanmaktadır.
Yemen, Birleşmiş Milletler verilerine göre dünyanın en kötü insani krizlerinden birine sahiptir. Yaklaşık 24 milyon insan, acil yardıma ihtiyaç duymakta. Özellikle çocuklar ve kadınlar, iç savaşın içinde en fazla zarar gören gruplar arasında yer almakta. Hava saldırıları, bu zaten zor durumda olan halkın yaşamını daha da zorlaştırmakta. Birçok insan, temel gıda ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çekerken, sağlık hizmetlerine erişim de oldukça kısıtlı hale gelmiştir.
Uluslararası toplum, Yemen’deki duruma ilişkin yürütülen görüşmeler ve barış girişimlerini desteklerken, ABD’nin hava saldırılarının artışıyla ilgili kaygılarını dile getirmektedir. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, son olay üzerine yaptığı açıklamada, “Sivil hedeflerin vurulması uluslararası hukukun ihlali” olduğunu vurgulayarak, bu tür eylemlerin durdurulması gerektiğini belirtmiştir. Ancak, ABD’nin güvenlik stratejileri nedeniyle bu tür saldırılara devam etmesi beklenmektedir.
Yemen halkının yaşadığı bu zorlu dönem, uluslararası iş birliği ve dayanışmanın önemini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Yemen’deki insani durumun iyileştirilmesi için uluslararası toplumun daha aktif rol alması, yardım kuruluşlarının daha fazla desteklenmesi ve kalıcı barış için çabaları artırması kaçınılmaz hale gelmiştir. Hava saldırılarının durdurulması ve Netanyahu’nun yürütmeye çalıştığı barış süreçlerine destek verilmesi, ancak bu şekilde mümkün olabilir.
Yemen’de yaşanan bu acı olay bir kez daha savaşın yıkıcılığını ve sivil kayıpların ne denli büyük trajedilere yol açtığını gözler önüne sererken, 5 kaybın yanı sıra birçok insanın hayatının pahasına verilen mücadelenin ne denli acı olduğunu da hatırlatmaktadır. Savaşın gölgesinde sadece insan yaşamlarının değil, aynı zamanda insani bir krizin de toplumları etkilediği unutulmamalıdır.